24 Nisan 2011 Pazar

İnternetlerde Dişi Olmak

  • Format atabiliyorsan mükemmelsindir. Atamıyorsan sana yardım etmek isteyecek mini çakal boldur, seni bulurlar.
  • Küfür edersen, "yollu"sundur. Etmezsen kasıyorsundur.
  • Özet geçersin, "işine geldiği tarafını anlatıyor" olur. Geçmezsen de "kafa ütüledi" olur.
  • Gerektiği kadarını anlatır, gerektiği kadar materyal sunarsın, gizleniyor olursun. Bloguna oraya buraya tüm hayatını dökersin "her boku yazıyo bu da yaee"cıların hedefi olursun.
  • Sorulan bir şeyi cevaplarken (misal) blogunu referans gösterirsin, "iyi ki bir blogun var yaee" olur. Aradığın şeyin tamamı orada var gir bak, 50 sefer anlattırma dersin, laf sokmayı bırak tüm galaksiyi soksan etkilenmez. Aynı kişi/kişiler "yaee ben blog takip edemiyorum, yazdıklarının linkini yollayacaksın ki bihaber olmayalım" derler, ya sabır çekersin.
  • "Ne zaman gelsem buradasın"cılar hiçbir zaman "demek sen de geliyorsun ki, benim burada olduğumu görüyorsun"u bir türlü idrak edemezler. Sen onlara göre tüm gün bilgisayarın başında mal gibi oturuyorsundur. Sınav / iş vs. yoğunluğundan (misal) 1 hafta internetten uzaklaşırsın, bu andavallar seni mumu bırak spotlarla ararlar. Geldiğinde "nerdeydin, neden gittin, bıdı bıdı" hiç bitmez. "Bana kızdın da mı gittin?"e bile rastladım. O kim oluyorsa artık beni internetlerden koparacak falan....
  • Kimine göre kapalı kutu olursun, ulaşılmazları oynuyor olursun. Hı hı dersin. Nasıl ulaşılmaz biriysen artık bu kişiler sana her mecradan sana mesaj atabilir, mesaj yetmez mail atabilir, hatta 1 mail yetmez 2-3 mail atabilir, inbox'ların içine sıçabilir. Ama sen hala ulaşılmaz bir superstar'sındır. o yeea.


Hı hı dersin etkili olmaz
Evet dersin hiç olmaz
Hayır dersin "Bence hayır demek istememiştir" sinyali falan veririsin allahmıhafaza

"Bunlar babadan oğula nesil herhalde anasını siktimin orospu çocukları tühh orospu çocukları babadan oğula nesil herhalde bunlar çok özür dilerim anasını siktimin orospu çocukları yani bunlar babadan oğula nesil herhalde bunlar hala değişmemiş" der, Doğuş'u daha sık anarsın

Allem edersin olmaz
Kallem edersin olmaz



Kısacası internette dişi olmak, zordur.




Huyu Da Güzel Kendi De Güzel Munis Tatlı Prenses Süreyya'nız Gizem
Blogspotlar, 2011




10 Nisan 2011 Pazar

"Ne, Oje Mi?" Vol.2 ~ Şimdi Reklamlar

Oje etiketinin hakkını vereceğim, emin olun beyler & leydiler.
"Ne, Oje Mi?" başlıklı postların Vol.2 olanı başlıkta da gördüğünüz üzere reklam konulu.
Bakınız efendim, el kızı neler yapmış:



Chanel gibi bir markanın bu tip bir reklam politikası güdeceği olasılığı düşük kere düşük. Ha diyelim böyle bir şey yaptı, ellerin sahibi hanım alelade bir hanım olmaz.
Bu elin sahibi de belli ki kendi kendine gelin güvey olaylarına girişmiş, Chanel çıkartmasıyla kendisini reklam panosuna çevirmiş. Fonda da Victoria's Secret baskılı bir karton çanta.
Peki bu durum Chanel'in umurunda mı? Cevâb malum...




Eh be insan, bu tırnaklar ne böyle?
Bunu görünce Chanel'in logosunu çizen hanım daha bir munis gelmeye başladı çok ciddiyim.
Mcdonald's nereden aklına geldi, neden bununla uğraştı acaba sorularını kendime sormadım değil, sordum. Sonra vazgeçtim, küçük mütevazi hayatıma geri döndüm.
Söyleyeceklerim bu kadar.




Wonder Woman Mac'in makyaj serisi, 2011 Bahar zamanları.
Seride oje de mevcut, bu şekilde tırnaklar süslenerek reklam yapılmasında da gariplik yok.
Benim yine aklıma takılan, bunu yapan arkadaşın neden böyle bir şey yaptığı. İlla bir şey çizeceksen çiçek çiz, böcek çiz ne bileyim.
Marka logosunu çizmen niye ey fani?



Yine bir yeme - içme mevzu bahis. Bu sefer logo sahibi M&M'S.
Fikir kötü değil, dekoru da çok güzel yapmış yapan buna denecek bir şey yok. Ama işte yine aynı soru, neden bir logoyu tırnağına çizersin? Bu nasıl bir istektir, nasıl bir tatmindir. Bilemedim ki. ama tekrarlıyorum, dekora çok özenmiş yapan, işçilik güzel :)





Bu ablamız da Apple freak midir nedir, iPod dekoru yapmış tırnağına. Logo olayını aşmış, "elma" dekoru yapmak fikri de pek orijinal değil zaten, madam haklı. Sorarım size leydiler, hanginizin aklına böyle bir dekor yapmak gelirdi? Abla yapmış, bir de fotoğraflamış. Dekorun hem kötü hem de saçma olmasını bir kenara bırakırsak "emeğe saygı" diyerek teraziyi tıklayalım sdfghjkl.



En kötüsünü en sona sakladım ki, bunu görüp diğerlerine bakmadan kapatmayın diye sdfghjkl. İlköğretim çağında Barbie takıntısı olan mini mini kız evlatlarımız, genç kız olduklarında da Hello Kitty takıntılı varlıklara dönüşüyorlar. Hello Kitty tü kaka demiyorum, al giy tak takıştır da bu bu nedir bu? Dekor için kullanılabilecek her şeyi de kullanmış, leopar deseni yapmış, simler yapıştırmış. Ablaya yalnız kitty yetmemiş. Klinik vak'a. Tez zamanda şifasını bulur umarım sdfghjkl.




Not: Arada bir devam edeceğim ojeli eyyorlamalara.
Ayakları da işin içine katacağım, formspring'te fantezilerinizi kusmayın rica ediyorum.

2 Nisan 2011 Cumartesi

"Ne, Oje Mi?" Vol.1

`` ~ Fr. "augée" kapçık içinde tutulan şey, müstahzarat, tırnak cilası < Fr. "auge" kap, çanak << Lat alveus kap, çanak ``

Ojenin etimolojisini araştırdığımda tek bulabildiğim açıklama, üstteki cümle olduğundan "ver capsleri gönüller coşsun" olayına hiç vakit kaybetmeden girişiyorum.



Oje denildiğinde akla "kırmızı, bordo, fransız manikürü" üçlemesinin geliyor olması beni ziyadesiyle üzmekte. Bu üzüntünün etkisiyle çeşitli tonlarda yeşil renk ojelerle başladım. Markası da açıkça görülüyor, almak isteyenlere de kolaylık olur. Yeşilin tonunu da tırnak şekli de güzel. Yuvarlak / oval tırnak sevmiyorum ben, baştan belirteyim de sorun çıkmasın sonra. Bu yeşilin tonu açık olduğundan, oje tırnağa sürüldüğünde şişede durduğu gibi durmayacak, bir kat daha sürülmeyi isteyecektir. Açık tonlardaki bu tip ojeleri 3 kat sürdüğümü bilirim. Yersen.





"Kırmızı, bordo, fransız manikürü" dedim ama Chanel 505'i unuttum sanmayın, az sonra karşınızda olacak :) Chanel 505 "Chanel rengi oje" yaftası yapışmış olan oje işte, yazıklı. Neyse bu yeşil tonu "mint" olarak geçmekte, ojenin markası ise "China Glaze". Gayat güzel bir renk, sürülesi bir renk. Canımsın China Glaze mint.





Tırnakta desen sevemeyenlerdenim. Ama bu minik noktalar beni rahatsız etmedi. Artık kivi düşünülerek mi yapılmış, yapıldıktan sonra kiviye mi benzetilmiş, yoksa "nasıl olsa kiviye benzedi, elime de bir kivi alayım inceden ayıplı bir şeylere selam edeyim" mi denmiş bilemiyorum. Bildiğim tek şey, fesat birisi olduğum.






Yeşil ojeden sonra gelsin maviler.
Bu mavi tonuna boyumca kefilim. Çok sevdim, bayıldım. Küt tırnak sevdiğimi zaten belirtmiştim, burada da bir sorun yok.
Mavi ojeleri sevelim. H&M mavisi ile ilgili söyleceklerim bu kadar.






"Yeşili anımsatan mavi" tonlarındaki bu ojenin China Glaze mint gibi bir havası var. Mavi, ama bir önceki mavi gibi "patlayan" bir tonda değil. Uçuk derler ya, işte o hesap. Başka markaların da bu tonlarda ojeleri mevcut, Chanel ekonomiyi kasar, (gizembiç acı söyledi).





"Hey seksi leydi
O nasıl bir mavi?
Pembe kurdeleler olmayaydı
Aslında daha bi iyiydi."
Tırnağın tüm yüzeyinde kullanılan mavinin tonu yüzünden şiir yazdım, daha ne diyebilirim ki? Ama o pembe kurdeleler? :(






Mat ojeleri hep sevmişimdir.
O.P.I.'nin bu mat pembesi gayet güzel. Mat ojeler deforme olmamasın diye ojenin üzerine tırnak cilası sürülemediğinden biraz kısa ömürlüdür. Neyse o kadar kusur kadı kızında da olur. Mat tırnak cilası (?) diye bir şey var mı acaba?






Desen çok abartılı olmadıkça bana pek batmıyor sanırım. Pembe leopar deseni beni rahatsız etmeyince bende bir kabul mekanizması oluşmuş da olabilir. Bilemedim şimdi. Zemin ve desende kullanılan tonların ikisi de gayet güzel. Oje markası "So Laque". Fakat bu tonda pembe, hemen hemen her markada vardır yani, bilginize :)






Pembe ojelerin "uçuk" tonu için seçtiğim oje de bu olsun.
Diğer pembeler gibi parlak, göz alıcı değil ama gayet hoş. Kıyafetle uyumsuzluk sorunu da çıkarmaz kanımca. Gerçi bu kıyafete göre oje seçmek olayına da kılım ya, neyse. Başka zaman anlatırım bunu :)
Bu ojenin markası da O.P.I. , meraklısına.






Ele bir dizi inci dolayarak estetik gösterme çabası ne yazık ki fos.
Neyse ki tırnak şekli estetik açıdan fotoğrafı kurtarmış. Sarı renk oje sakattır. Açık bir tonda olsa tek kat sürüldüğünde tırnağı sararmış gibi gösterme olasılığı epey yüksek. Zaten çok da tercih edilen bir renk değil. Bu incili elde kullanılmış olan sarı tonu tarafımca geçer not aldı. O desenleri de görmezden geliyoruz artık, alıştık nasılsa sdfghjkl.








Yok yok ben küçük noktalı desenleri seviyorum galiba.
Sarı rengin bu tonu da gayet hoş, ama beyaz beneklerle hoş X hoş. Bu iki sarı tondan başka da hoşuma giden ton yok. Benek canını senin ^_^





Daha bir sürü var, onlar da artık 2. bölüme.